AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan, AK Parti Çanakkale 1. Sıra Milletvekili Adayı Ayhan Gider, AK Parti Çanakkale 2. Sıra Adayı Jülide İskenderoğlu, AK Parti Çanakkale 3. Sıra Milletvekili Adayı Nazım Hikmet Keskiner ve AK Parti Çanakkale 4. Sıra Milletvekili Adayı Halil Zahit Mert Aday Tanıtım Toplantısı’na katıldı. AK Parti Çanakkale İl Başkanı Naim Makas, İl Kadın Kolları Başkanı Özlem Karadayı ve İl Gençlik Kolları Başkanı Alperen Uysal da Ankara’daki toplantıda yer aldı.
AK Parti’nin bu kutlu mirasın son 21 yıldaki temsilcisi olarak, milletle gönül gönüle, omuz omuza tarihi bir demokrasi ve kalkınma mücadelesi yürüttüğünü söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, kuruldukları günden beri girdikleri her seçimi, bu çetin mücadelenin yeni adımı, yeni bir safhası olarak yaşadıklarını ifade etti. Erdoğan; “2002 seçimlerine “Tek başına iş başına” diyerek gittik, milletimiz bizi tek başımıza iktidara getirdi. 2007 seçimlerine “Durmak yok yola devam” diyerek gittik, milletimiz yolumuzu tekrar açtı. 2011 seçimlerine “İstikrar sürsün Türkiye büyüsün” diyerek gittik, milletimiz tercihini istikrardan yana kullandı. Manisa ne diyor, Reise Hay hay Kemal’e bay bay diyor. 2015 seçimlerine “Sen-ben yok Türkiye var” diyerek gittik, Türkiye’yi yanımızda bulduk. 2018 seçimlerine “Vakit Türkiye vakti” diyerek gittik, milletimizden yeni yönetim sistemimize onay aldık. Bugün de, “Türkiye yüzyılı için doğru adımlar” diyerek, bir kez daha milletimizin huzurundayız” dedi.
“AK Parti, sadece Türk siyasi hayatına değil, dünya demokrasisine ismini altın harflerle yazdırmış bir partidir”
AK Parti olarak kuruldukları günden beri girdiği 15 seçim ve halkoylamasının tamamından da birinci çıkmayı başardıklarını hatırlatan Erdoğan, “Bu özelliğiyle AK Parti, sadece Türk siyasi hayatına değil, dünya demokrasisine ismini altın harflerle yazdırmış bir partidir. Milletimizin bize gösterdiği teveccühün bunca yıldır kesintisiz sürmesi, sorumluluğumuzu daha da artıyor. Ülkemize geçtiğimiz 21 yılda kazandırdığımız her eser, her hizmet elbette önemlidir. Ama önümüzdeki 5 yıl boyunca milletimize ne vereceğimiz, evlatlarımızın geleceği için hangi ilerlemeleri sağlayacağımız daha önemlidir. Bu doğrultuda ilk adımımızı, geçtiğimizin yılın 28 Ekim’inde açıkladığımız Türkiye Yüzyılı vizyonuyla atmıştık. Türkiye Yüzyılını 17 temel başlığın üzerinde inşa edeceğimizi söylemiştik. Neydi bu başlıklar? Türkiye Yüzyılı, şefkatin yüzyılıdır. Türkiye Yüzyılı, üretimin yüzyılıdır. Türkiye Yüzyılı, verimliliğin yüzyılıdır. Türkiye Yüzyılı, istikrarın yüzyılıdır. Türkiye Yüzyılı, kalkınmanın yüzyılıdır. Türkiye Yüzyılı, sürdürülebilirliğin yüzyılıdır. Türkiye Yüzyılı, huzurun yüzyılıdır. Türkiye Yüzyılı, iletişimin yüzyılıdır. Türkiye Yüzyılı, istikbalin yüzyılıdır. Türkiye Yüzyılı, gücün yüzyılıdır. Türkiye Yüzyılı, haklının yüzyılıdır. Türkiye Yüzyılı, değerlerin yüzyılıdır. Türkiye Yüzyılı, dijitalin yüzyılıdır. Türkiye Yüzyılı, gençliğin yüzyılıdır. Türkiye Yüzyılı, barışın yüzyılıdır. Türkiye Yüzyılı, başarının yüzyılıdır. Türkiye Yüzyılı, bilimin yüzyılıdır. Evet, seçim beyannamemizi de işte bu temeller üzerinde şekillendirdik” diye konuştu.
‘Türkiye Yüzyılı için doğru adımlar’
Seçim beyannamesinde altı ayrı bölüm altındaki onlarca başlık ve binlerce maddede, hem ülkeye kazandırdığı eser ve hizmetlerin özeti, hem de Türkiye Yüzyılı hedeflerinin yer aldığını söyleyen Erdoğan sözlerini şu şekilde sürdürdü: “‘TÜRKİYE YÜZYILI İÇİN DOĞRU ADIMLAR’ yaklaşımıyla hazırladığımız, oldukça hacimli bir esere dönüşen beyannamemizde yer alan tüm hususları, burada tekrarlamayacağım. Beyannamemiz kitap olarak sizlere ulaştırıldı, dijital mecralar vasıtasıyla da milletimizle paylaşıldı. Burada sadece kısa hatırlatmalarla yetinerek, asıl işi, hep birlikte evlerde, sokaklarda, mahallelerde insanımızla ruberu, yüz yüze yapacağımız çalışmalara bırakmak istiyorum. Bugüne kadar milletimize yapmayacağımız, yapamayacağımız hiçbir şeyi söylemedik, söylediğimiz hiçbir şeyden de geri dönmedik. Meydanlarda ağzına geleni söyleyip, iş başına gelince hepsini unutanların, inkâr edenlerin, tersini yapanların, vaatlerinin üzerine beton dökenlerin ülkemize ne büyük zararlar verdiğini biliyoruz. Biz ne kendimizi, ne milletimizi asla böyle bir zelil duruma düşürmedik, düşürmeyiz. Bunun için verdiğimiz her sözü, beyannamemize yazdığımız her maddeyi uzun hazırlıklar sonunda ortaya çıkardık. Önümüzdeki dönemde önceliğimiz elbette, 6 Şubat depremlerinin yıktığı şehirlerimizi yeniden ayağa kaldırmak olacaktır. Allah’ın izniyle, 319 bini bir yılda teslim edilecek şekilde, toplam 650 bin yeni konut yaparak, afetin 11 ilimizde ve mücavirinde açtığı yaraları tamamen saracağız. Türkiye Ulusal Risk Kalkanı Modeliyle, ülkemizin 81 ilinin tamamını, afetlere dirençli şehirler haline dönüştüreceğiz. Vatandaşımızın can ve mal güvenliği bizim için her şeyin önünde gelir. Bütüncül risk yönetimiyle, ülkemizi sadece depreme karşı değil, her türlü afete, felakete, tehdide karşı, tüm boyutlarıyla hazırlayacağız.”